Her yıl geleneksel olarak 19 Ocak tarihinde Hrant anısına gerçekleştirilen anma etkinliği, Villa Leon Kültürevi bahçesinde Hrant anısına dikilen Ermeni Barış ağacı altında toplanan kitlenin saygı duruşuyla başladı.
Burada Almanca olarak Hrant´ın halklar arasında bir köprü olduğuna dikkat çekilerek, katiller ve katilleri koruyan kollayan Türk devleti kınandı. Hrant`ın severek dinlediği “sarı gelin ” Hrant anmalarına katkılarını esirgemeyen Mary` tarafından ermenice dilinde seslendirildi.
Villa Leon bahçesinden anmanın yapılacağı salona geçen kitleye yönelik olarak, Boran ın piyano ile seslendirdiği ağıt müzikalinin dinletimi ardından, Hrant`ın Dostları Platformu Nürnberg adına bir konuşma gerçekleştirildi.
Yapılan açılış konuşmasında Hrant`ın katliyle açığa çıkan Türk ırkçılığı ve yaşadığımız Almanya`da giderek artan ırkçılık teşhir edildi. Konuşmada, Ahparig Hrant’ı anma gününün, ırkçılığa karşı bir mevziye dönüştürülmesi gerektiğine dikkat çekildi.
Programın birinci bölümü ardından verilen ara sonrası ikinci bölümde Hrant`ın yaşamından kesitlerin yer aldığı Sinevizyon gösterilerek, “Hranttan günümüze Türkiye “ konulu moderatörlüğünü Mahmut Özkan`ın yaptığı AGOS gazetesi eski yazı işleri müdürü Aris Nalcı ile bir söyleşi gerçekleştirildi.
Ocak ayında kaybedilen ve katledilen devrimci, komünist önderlerden Mustafa Suphiler, Luxemburg, Liebknecht, Kaypakkaya, Ali Haydar Yıldız, Sakine Cansızlar ve Lenin`de etkinlikte anıldı.
“Hrant Dink cinayeti, siyasal bir cinayettir. Ermeni ulusunun kıyımdan, soykırımdan geçirilmesi, Hran Dink in kalleşçe arkadan vurularak katledilmesiyle devam etmiştir.” denilerek, Aris Nalcı `nın Hrant Dink’in Agos gazetesini kurduğu süreçte tanık olduklarıyla ve Hrant Dink ile ilgili anılarını anlatarak söyleşiye başlandı. 1895,1906,1915 yıllarında Osmanlı`da Ermeni ulusuna yönelik katliam ve soykırım süreci, soykırımının nedenleri ve Alman devletinin Soykırımda rolüne ilişkin değerlendirmeler yapıldı.
Aris Nalcı, 20 Hıncaklı Ermeni sosyalistin 1915’te İttihatçı Hükümet’in emriyle Beyazıt meydanında asıldığı günlere ışık tutan bir Ermenice kitabı, Türkçeye çevirmesiyle, Türkiye’de sosyalist-komünist mücadelenin Mustafa Suphi ile başladığı genel kanısına karşın, Ermeni sosyalistleri Paramazların bu mücadeleyi çok daha önceden vermeye başladıklarına dikkat çekti.
Söyleşide dinleyiciler kısaca görüşlerini dile getirdiler ve sorular sordular.
Yazar Metin Ayçiçek yaptığı konuşmasında ”önce kendi içimizdeki milliyetçiliği öldürmeliyiz ve yüzleşmeliyiz” dedi. Bir soru üzerine, Ermeni soykırımı sürecinde Kürt aşiretlerinin ve Hamidiye alaylarının rolüne de değinilerek, Kürtler tarafından Ermeni soykırımında rolleriyle ilgili yeterli bir yüzleşmenin yapılmadığına da dikkat çekildi.
Tarihsel bilgilerin ve süreçlerin özetlendiği, doğru bilgilendirmeyi hedefleyen söyleşi, dinleyici kitle tarafından ilgiyle dinlendi ve verimli olarak değerlendirildi.
19-01-2019
Avrupa Haber Merkezi ( AHM) – Nürnberg