Avrupa Sürgünler Meclisi’nden 12 Eylül açıklaması:
40. Yılına Girerken 12 Eylül 1980 Askeri faşist cuntasının askeri mahkeme kararları ve devamındaki DGM, OHAL ve Özel Yetkili Mahkeme hükümleri geçersiz sayılmalı.
12 Eylül 1980 askeri darbesinin 40. yıldönümünde bir açıklama yapan Avrupa Sürgünler Meclisi, darbe ile gelen engellerin ve baskı sisteminin bugün de farklı isimler altında devam ettiğini belirterek bunların kaldırılmasını istedi.
“AKP iktidarı hiç bir zaman darbelerle hesaplaşmaya yanaşmamıştır.” denilen açıklamada şunlara yer verildi;
“12 Eyül döneminde 650.000 kişi gözaltına alınıken, 1.683.000 kişi fişlenmiş, 210.000 dava açılmış, 230.000 kişi askeri sıkıyönetim mahkemelerinde yargılanmış, 52.000 kişi tutuklanmış, 450´yi aşkın insan işkencelerde, yargısız infazlarda, çatışmalarda, açlık grevlerinde ve idam sehpalarında öldürülmüş, yüzlerce insan poliste kaybedilmiş, binlerce sivil toplum kuruluşu parti, sendika, mesleki örgütlenme ve dernek kapatılırken, binlerce insanın işine son verilmiş, binlercesi sürülmüş, gazeteler, dergiler kapatılmış, kitaplar, filmler, tiyatrolar yasaklanmış kısacası toplumun nefes alıp verdigi her türlü demokratik toplumsal insiyatif yok edilerek ülke çorak bir insan tarlasına dönüştürülmeye çalışılmıştır.
Kısacası 12 Eylül toplumsal eşitlik ve özgürlük mücadelesinin, tarihsel sınıfsal yükselişine, tüm birikimlerine korkunç bir saldırıydı. Bu alçaklıkla hesaplaşma yapılamadı.
Aynı dönemde 1981-1983 yılları arasında büyük çoğunluğu sol,sosyalist görüşlü olan 30 binden fazla insan politik sürgün durumuna düşürülmüştür. Sürgünlük bu güne kadar da artarak devam ede gelmiştir.
Bu gün Türkiye`de 150 den fazla gazeteci, 70 binden fazla öğrenci, 9 vekil, 68 belediye başkanı tutuklu. Cezaevlerindeki insan sayısı 264 bini aşıyor.
Bizler bir kere daha, 12 Eylül döneminde ve sonrasında ülkeyi terk etmek zorunda kalmış, yurtdışından yıllardır ülkelerine dönemeyen sürgünler olarak, 40. yılına girmekte olan 12 Eylül cuntasının askeri mahkeme kararları ve devamındaki DGM, OHAL ve Özel Yetkili Mahkeme hükümleri geçersiz sayılmalı ve ülkeye dönüş hakkımızın önündeki engeller kaldırılmalıdır diyoruz.”